Danıştay 12. Dairesi, ortaokul müdürü olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (h) alt bendi uyarınca bir yıl süre ile kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemi hukuka uygun bulan ilk derece mahkemesi kararını onadı.
Dava dosyasında yer alan soruşturma raporu, ifade tutanakları ve diğer tüm bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden; 25/08/2015 tarih ve 8891 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ortağı olduğu limited şirketin müdürü olarak ilan edildiği ve bu şirketi temsilen iş sözleşmeleri imzaladığı anlaşılmıştır.
NOT: Memurların limited şirket ortağı olmasında bir sakınca yoktur ancak kendi görev alanıyla ilgili bir şirkete ortak olması etik olarak uygun değildir..
T.C.
DANIŞTAY
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 2021/2451
Karar No: 2022/275
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ: Av….
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ: Av….
İSTEMİN KONUSU:
… Bölge İdare Mahkemesi… İdari Dava Dairesinin… tarih ve E:… sayılı temyiz isteminin incelenmeksizin reddine ilişkin kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem:
Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, … Ortaokulunda müdür olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (h) alt bendi uyarınca bir yıl süre ile kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Kayseri Valiliği İl Milli Eğitim Disiplin Kurulunun… tarih ve … sayılı işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:
… İdare Mahkemesinin… tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28. maddesi uyarınca devlet memurlarının limited şirket ortağı olmaları kanunen serbest olmakla birlikte, maddenin devamında “…ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar.” hükmüne yer verilmek suretiyle, devlet memurlarının ticaret şirketlerinde temsilci olarak görev almalarının yasaklandığı; dava dosyasında yer alan soruşturma raporu, ifade tutanakları ve diğer tüm bilgi ve belgelerin birlikte incelenmesinden; 25/08/2015 tarih ve 8891 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ortağı olduğu limited şirketin müdürü olarak ilan edildiği ve bu şirketi temsilen iş sözleşmeleri imzaladığı anlaşılan davacının, 657 sayılı Kanun’un 125. maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinin (h) alt bendinde düzenlenen “ticaret yapmak veya devlet memurlarına yasaklanan diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunmak” fiilini işlediğinden bahisle bir yıl süre ile kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti:
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiştir.
Davacı tarafından anılan kararın temyiz edilmesi üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 48. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde, kararı veren mercinin temyiz isteminin reddine karar vereceğine ilişkin düzenleme uyarınca davacının temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Uyuşmazlığın temyizen incelenmesi ve hukuka aykırı olarak tesis edilmiş olan işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararının bozularak, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Mahkemesine iade edilmesine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:
Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;