Danıştay İDDK’dan Emsal Niteliğinde Karar

Delil yetersizliğinden beraat eden memura disiplin cezası verilebilir mi?

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (İDDK), ceza yargılamasında delil yetersizliğiyle beraat eden bir memura, aynı fiil kapsamında disiplin cezası verilip verilemeyeceğine ilişkin önemli bir karara imza attı.
Kurul, ceza beraatinin disiplin yaptırımını otomatik olarak engellemeyeceğine hükmetti.

Olayın Geçmişi

İl Emniyet Müdürlüğü’nde görev yapan bir polis memuru hakkında, “yetkisini veya nüfuzunu çıkar sağlamak amacıyla veya kin ya da dostluk nedeniyle kötüye kullanmak” fiilini işlediği iddiasıyla Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 8/7. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası verildi.

Aynı fiil nedeniyle yürütülen ceza davasında ise, memur rüşvet suçlamasından delil yetersizliğiyle beraat etmişgörevi kötüye kullanma suçunda ise zaman aşımı nedeniyle kamu davası düşmüştü.

İlk derece mahkemesi, beraat kararını esas alarak disiplin cezasını iptal etti. Ancak dosya Danıştay’a taşındı ve İDDK nihai kararı verdi.

Danıştay: “Ceza ve Disiplin Hukuku Farklı Alanlardır”

İDDK, kararında ceza yargılamasıyla disiplin hukukunun amaç, yöntem ve ispat ölçütleri bakımından farklı olduğunu vurguladı.
Karara göre:

  • Ceza yargılamasında verilen beraat kararı, disiplin soruşturmasını kendiliğinden geçersiz kılmaz.
  • Ceza hukukundaki “rüşvet” ve “görevi kötüye kullanma” suçları, disiplin hukukundaki “yetkiyi kötüye kullanma” fiiliyle aynı değildir.
  • Disiplin soruşturması, kendi delilleriyle ve disiplin tipikliğine göre ayrı bir değerlendirme yapabilir.
  • Böyle bir durumda, disiplin cezası verilmesi masumiyet karinesini ihlal etmez, çünkü kişi ceza hukuku anlamında suçlu ilan edilmemekte, yalnızca görev disiplini açısından değerlendirilmekte.

Hukuki Dayanaklar

Kararda, şu mevzuat hükümlerine dikkat çekildi:

  • 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 131. maddesi:
    Aynı olaydan dolayı ceza davası açılması, disiplin kovuşturmasını durdurmaz; ceza sonucu disiplin cezasını engellemez.
  • 7068 sayılı Kanun’un 5. maddesi:
    Adli soruşturma veya kovuşturma yürütülürken de aynı fiilden disiplin işlemi yapılabilir.
  • Anayasa Mahkemesi içtihadı:
    Beraat eden bir kişi, disiplin kurallarına aykırı davranışı usulüne uygun şekilde tespit edilirse, cezai anlamda suçlu ilan edilmeden disiplin yaptırımına tabi tutulabilir.

Kararın Gerekçesi

Danıştay, polis memurunun görevdeyken belirli firmalara ait araçlara işlem yapmadığına dair görüşme kayıtları, görev çizelgeleri ve tutanakları inceledi.
Ceza davasında deliller yetersiz görülmüş olsa da, disiplin soruşturmasında bu fiillerin “yetkisini veya nüfuzunu kötüye kullanmak” tanımı kapsamında sübuta erdiği kanaatine varıldı.

Sonuç olarak, İDDK, ilk derece mahkemesinin iptal kararını bozarak disiplin cezasının hukuka uygun olduğuna hükmetti.

Kararın Önemi

Bu karar, kamu personeli hukuku açısından emsal niteliği taşıyor.
Artık “ceza davasında beraat ettim, disiplin cezası alamam” anlayışı geçerliliğini yitiriyor.

İDDK’nın yaklaşımı şu noktaları netleştiriyor:

  1. Ceza beraati, disiplin cezasını otomatik olarak ortadan kaldırmaz.
  2. Disiplin makamı, fiilin görev etiğine aykırılığını bağımsız biçimde değerlendirebilir.
  3. Masumiyet karinesi, ancak idarenin memuru ceza yönünden suçlu ilan etmesi hâlinde ihlal edilmiş sayılır.

Uzman Görüşü

İdare hukukçularına göre bu karar, kamu kurumlarında yürütülen disiplin soruşturmalarına rehberlik edecek.
Özellikle delil yetersizliğiyle beraat eden kamu görevlilerinin, disiplin yönünden sorumluluklarının devam edebileceği vurgulanıyor.

Özetle

Danıştay İDDK (E:2024/1766, K:2025/831) kararına göre:
Delil yetersizliğinden beraat eden bir memur, eylemi disiplin mevzuatına göre sübuta ermişse disiplin cezası — hatta meslekten çıkarma cezası — alabilir.
Bu durum, ceza beraatini otomatik olarak geçersiz kılmaz, ancak masumiyet karinesiyle de çelişmez.

Yayınlama: 02.11.2025
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.